info@dentida.com.tr
Altınoluk - Ayvalık / BALIKESİR
Cumartesi: 09:00-17:00 – Pazar: Kapalı
Ortodonti nedir?
Ortodonti; hastalarımızın kendi dişlerinin, çene kemikleri üzerinde düzgün ve yüz ile uyumlu bir şekilde sıralanmasını sağlayan diş hekimliğinin özel bir uzmanlık alanıdır.
Ortodontik tedaviler nasıl gerçekleştirilir?
Birçok ortodontik tedavi seçeneği mevcuttur. Ortodontik tedaviler eskiden beri kullanılan teller ve ağız içi fonksiyonel aygıtlar ile yapılabildiği gibi artık günümüzde yeni teknoloji ve bilgisayar yazılım programları kullanarak üretilen şeffaf plaklar ile yapılabilmektedir.
Ortodontik tedaviye kaç yaşında başlanır?
Ortodontik tedaviler sağlıklı diş ve dişeti yapısı mevcut olduğunda her yaşta yapılabilir. Ancak büyüme gelişim döneminde yapılacak tedavilerin önemi açısından ve çene gelişimini kaçırmamak için 5 yaşından itibaren ortodontik muayenelere başlanmalıdır.
Ortodontik tedaviler ne kadar sürer?
Tedavi süreçleri hastaya ve uygulanacak tedavi yöntemine göre değişmektedir. Ortalama 1,5 yıl süren ortodontik tedavilerin süresi ayrıca hastanın kooperasyonu ve uyumuna göre de değişmektedir.
,
Ortodontik tedavi yöntemleri nelerdir?
LABİAL BRAKETLER İLE ORTODONTİK TEDAVİ
Dişlerin ön yüzeyine yapıştırılan metal ya da porselen braketler ve bu braketler yardımıyla dişlere kuvvet uygulayan ark telleri sayesinde dişlerin dizilimindeki bozuklukların düzeltildiği tedavi sistemidir.
LİNGUAL BRAKETLER İLE ORTODONTİK TEDAVİ
Dişlerin iç yüzeyine uygulanan braket ve teller ile dişlerdeki konum bozukluklarının düzeltildiği tedavi sistemidir. Bu sistemde kullanılan braket ve teller dışarıdan görünmediği için çok estetik bir tedavi alternatifidir.
ŞEFFAF PLAKLAR İLE ORTODONTİK TEDAVİ
Dişlerin hiçbir metal parça olmaksızın sadece kişiye özel olarak bilgisayar ve 3d yazıcılar yardımıyla üretilen ve belli aralıklarla değiştirilen şeffaf plaklarla düzeltildiği tedavi sistemidir.
Hastalar bu plakları belirli aralıklarla (1-2 hafta) değiştirerek diş hareketinin devamlılığını sağlar.
Plakların sadece yemeklerde çıkarılarak onun dışında günde 22 saat takılması gerekmektedir.
Ortognatik Cerrahi Tedavi nedir?
Büyüme gelişimini tamamlamış bireylerde çenelerdeki şiddetli anomaliler sadece teller kullanılarak düzeltilememektedir. Bu gibi durumlarda çene pozisyonlarının ve yüz şeklinin ideal pozisyona getirilmesi ortodonti ile beraber ortognatik cerrahi operasyonları ile mümkün olabilmektedir. Ortognatik cerrahi operasyonları tam teşekküllü hastanelerde genel anestezi altında yapılmaktadır. Operasyon öncesinde ortodontik tedavi ile dişler üzerinde bulundukları çeneler içerisinde olması gereken pozisyonlara getirilerek ameliyatta çenelerin hareket ettirilmesine rehber olacak splintler hazırlanır. Ameliyattan sonra ortodontik tedavi bir süre daha devam etmektedir.
Çene Eklemi Tedavisi nedir?
Eklem ağrıları ile günümüzde çok sık karşılaşılmaktadır. Çene ekleminin; dişlerdeki kapanış bozuklukları, erken temaslar ya da çenelerdeki konum bozuklukları sebebiyle yanlış pozisyonda konumlanması eklem sesleri, ağrıları ve eklemde ilerleyen deformasyona yol açabilir.
Temporamandibular eklem problemi olan bireylerde, ağız açma-kapama esnasında ses, hafif ağrı ve ağız açmada kısıtlılık görülebilir. Eklem rahatsızlıklarının ilerlediği durumlarda ise şiddetli ağrılar, ağız açmada kısıtlılık, açtıktan sonra kapatamama gibi problemler, baş, boyun ve kulak ağrısı gibi belirtiler görülebilir.
Eklem rahatsızlıklarının tedavisinde kasları rahatlatmak ve eklem diskine gelen baskıyı azaltmak ve temporamandibular eklem dokularının kendini yenilemesine izin vermek için ”eklem splinti” denilen hareketli ağız içi aygıt kullanılır.
Splint alt çene ya da üst çeneye uygulanan, şeffaf, takılıp çıkartılabilen bir aygıttır. Alt çenenin doğru şekilde kapanmayı öğrenmesini, kasların rahatlamasını ve çenenin doğru hareketini sağlar.
Horlama Tedavisi nasıl yapılmaktadır?
Üst solunum yolundaki daralma sonucu ortaya çıkan horlama, genellikle fazla önemsenmeyen bir durumdur. Ancak uyku apnesinin habercisi olabilen bu durumun hem erişkin hem de çocuklar için ciddi riskleri bulunmaktadır. Sık görülen bir durum olan horlama üst hava yolundaki daralma sebebiyle oluşmaktadır. Çoğu zaman sosyal bir problem olarak algılansa da obstrüktif uyku apnesinin en büyük habercisi olması yönüyle büyük önem taşımaktadır. Obstrüktif uyku apnesi; uyku sırasında normal solunumun ve oksijenlenmenin bozulmasına sebep olan üst havayolu tıkanması anlamına gelmektedir.
Bu durum sadece erişkinleri değil çocukları da etkileyebilmektedir. Çocuklarda %2-3 oranında OSA görülmektedir. OSA’lı çocuklarda horlama, alışık olmayan pozisyonlarda uyuma, gece terlemesi, enürezis gibi gece; anksiyete, gündüz uyku hali, agresiflik, hiperaktivite, dikkat dağınıklığı, öğrenme zorluğu, düşük okul başarısı, sabah baş ağrısı gibi gündüz semptomları görülebilmektedir.
Çocuklarda apne görülmese dahi sadece horlamanın bile apneye benzer tablolar oluşturabileceği konusunda bilimsel yayınlar mevcuttur ve kesinlikle dikkate alınmalı ve tedavi edilmelidir. Çoğu zaman bu duruma adenotonsiller hipertrofi yol açmakta ve primer tedavisi adenotonsillektomi olmaktadır. Bununla beraber çene darlıkları ya da alt çenenin geride konumlanması da üst hava yolunu daraltarak horlama ve apneye sebep olabilmektedir. Çene ortopedisi kullanılarak erken yaşta bu problemlerin çözümü mümkündür. Bu gibi durumlarda KBB uzmanı ve ortodontist hastayı birlikte değerlendirmelidir.
Erişkin hastalarda gece kullanılan horlama aygıtları ile alt çenenin önde konumlanması sağlanarak üst hava yolu genişletilebilmekte ve horlama semptomatik olarak tedavi edilebilmektedir.
Kliniğimizde uygulanan özel olarak bütünsel büyüme ve gelişim ile ortodontik tedavileri nasıl yapılmaktadır?
Bütünsel büyüme ve gelişim; bedensel yapımızda bulunan diğer tüm kaslar ile birlikte çene-yüz sistemimizde bulunan kasların doğru fonksiyonu, tonusu, konumu ve diğer yapılarla olan doğru ilişkisi ile sağlanabilmektedir. Dişler ve dişleri çevreleyen kemik yapılar, dil ile dudak ve yanak kaslarının dengede olduğu bir pozisyonda yerleşirler. Ağız yapılarının istirahat halindeki konumu (postür) ve fonksiyonlarında bir bozukluk meydana geldiğinde kas tonusunun da etkilenmesiyle dişlerde ve çene kemiklerinde konum bozuklukları ve kapanış bozuklukları meydana gelmektedir.
Büyüme ve gelişim sırasında; burun tıkanıklığı, dilin dişler arasında durması, azalmış kas tonusu, yumuşak diyet ve alerjiler yüz büyüme ve gelişimini olumsuz yönde etkilediği gibi beden postürü ve genel sağlık durumunu da etkilemektedir.
Yaşamımızı devam ettirmek için en önemli iki fonksiyon olan solunum ve beslenmenin başlangıç yapıları diş-çene-yüz sistemimizde yer almaktadır. Bu fonksiyonların doğru gerçekleştirilmesi büyüme ve gelişim açısından oldukça önemlidir. Solunum açısından değerlendirilme yapılırken, çocuklarda burun solunumunun sağlık açısından olduğu gibi çene kemiklerinin ve dişlerin gelişimi açısından da oldukça önemli olduğu bilinmektedir. Uzun süreli burun solunumu yapılamadığı durumlarda kafa yapısının diğer kemikleri ile bağlantılı olarak özellikle üst çenenin vertikal yönde büyümesi sonucu alt ve üst diş dizilerinin yer aldığı diş arklarında kısalma, alt çene kemiğinin konumunun etkilenmesi ve çapraşıklık görülmektedir. Bu durum her çocukta farklı şekillerde ortaya çıkmaktadır. Beslenme açısından değerlendirme yapılırken ise çiğneme fonksiyonu önem kazanmaktadır. Çiğneme kaslarının tonusu için yeterince sert gıdalarla beslenmek ve yutkunma sırasında dil ile damağı güçlü bir şekilde desteklemek yüz gelişimi açısından oldukça önemlidir.
Dişler ve dişlerin üzerinde bulunduğu kemik yapıların konumu uzun süreli postürden etkilenmektedir. Ağız yapılarının istirahat halindeki konumu uzun dönemde kemik yapıların formunu etkilemektedir. Bu nedenle ağız yapılarının ideal postürü ideal yüz estetiği ile doğru orantılıdır diyebiliriz. Bütünsel bakış açısı ile ağız yapılarının ideal postürü de bedensel farkındalık ve bedensel postür ile de yakından ilişkilidir.
Tüm bunların ışığı altında büyüme gelişim çağında olan çocuklarda tedavi yaklaşımımız diş-çene-yüz sisteminde meydana gelmiş olan işlev ve postür bozukluklarını düzeltmek ve büyüme yönünü takip etmektir. 5-12 yaş arasında postüral dengeyi sağlamak amacı ile yapılan tedaviler ile yüz kemiklerinin doğru yönde büyümesi sonucu yüz güzelliğinin korunması ve dişlerin düzgün sıralanması sağlanabilmektedir. Bu amaçla egzersiz önerileri, üst çene genişletme plakları ve fonksiyonel aparayler kullanmaktayız.